YENİDEN
Yılların nasılda hızlı geçtiğini düşünmüyordu, yan bankta oturan yaşlı kadın gibi ve az ileride yüzmek için denize atlayacak çocukların nefeslerini tutan heyecan gibi bir heyecan da yoktu içinde. Ne güneşli bir ağustos gününün ortasında ağacın verdiği gölgeye sığınmanın keyfini duyuyordu ne de arkasından işleyen trafiğin saçma sapan seslerini. Sıcak umurunda değilse de terlediğinin farkında olmayacak kadar da hissizleşmemişti, zaten onu bu banka oturtan, içinde az daha zaman geçse unutacağı hislerin tekrar dirilmesi değil miydi? Birazdan kendi kendine, belki çoğunun cevaplarını hatırlamadığı soruları soracak olan adam şimdi, unuttuğu sevmeleri ona tekrar yaşatan o kadını düşünüyordu. Karşısında, üzerinden gemiler geçen denizin üstüne çizerken kadının yüzünü, ondan başka kimsenin o resmi göremediğine sevinmişti. Artık buradan ne zaman denize baksa onu görecekti- biraz daha sevinmişti- Boğazını sıkan kravatı gevşetti, gömleğinin yakasını ge...